12 Ekim 2010 Salı

NEDEN BÜYÜK BİR TAKIM DEĞİLİZ?


nedeni çok açık: grup elemelerinde çok düşük torbalardan gelen takımlara kaybettiğimiz puanlarla eleniyoruz.

1996 avrupa şampiyonası ve akabindeki 2000 ve 2002 elemeleri ardından futbolun -milli takımlar bazında- devlerinden olduğumuzu düşünenler olmuştur. bu tip düşünenlerden olmadığım için futbol bilgimle gurur duyuyorum. katıldığımız her elemede ve turnuvada "küçük mucize takımları" gibi elde ettik başarılarımızı. 96 avrupa şampiyonası bir mucize olarak nitelendi. puan dahi alamadan döndük. 2000 avrupa şampiyonası galatasaray ekolünün milli takıma yansımasıydı ve sıçrama evresindeki bir milli takımı andırıyorduk. 2002'de tek bir avrupa takımı ile dahi karşılaşmadan yarı finale çıkışımızı "büyük takımın işi" olarak görmek safdillik olacaktır. 2008 avrupa şampiyonasındaysa yaşanan mucizeleri hepimiz hatırlıyoruz.

evet artık 8-0'lık hezimetlerin takımı değiliz. torba atladığımız, futbolumuzu san marino, malta gibi ülkelerin çizigisinden üstlere taşıdığımız kesin ancak hiç kimse bizi 7 kız kardeşin(ingiltere-ispanya-almanya-italya-fransa-hollanda-portekiz) arasında düşünmesin. bu takımların vizyonu gerçekten çok büyük. bu takımlar olağanüstü performans düşüklükleri olmadığı müddetçe 4. torba takımlarına ne içeride ne de dışarıda yeniliyorlar. bu takımların elemelerde kaybetmesi oldukça nadir görülüyor. bu takımlar takım ayrımı yapmaksızın her maçı forse edebiliyorlar.

küçük bir takımız çünkü eren derdiyok, mesut özil gibi yıldızlar bizi değil de yaşadıkları ülkeleri tercih ediyorlar.

küçük takımız çünkü hiddink gibi 6 ayda 5 maç izlemiş ve jübilesine ramak kalmış olmanın rahatlığını münasebetsizliğe çevirmiş bir teknik adamın nazını çekiyoruz.

küçük takımız çünkü 3 büyükler dışından anadolu'dan milli takıma seçilecek adam sayısı parmaklarımız kadar bile değil.

küçük takımız çünkü tribünlerde avrupa avrupa duy sesimizi nidalarını henüz unutmadık.

küçük takımız çünkü günü kurtarmanın peşinde bir anlayışın çocuklarıyla oynuyoruz.

küçük bir takımız çünkü: bu kısma sizler de eminim dolu şey buluyorsunuzdur.

küçük bir takım olduğumuzu kabullenip gelişme adına "öğrenme" erdemliliğini gösterebilsek daha iyi bir iş yapmış oluruz bence. insanlara bu takımın büyük bir takım olduğunu empoze etmek mutsuz bir kitle yaratmaktan başka bir şeye neden olmuyor. bir sürü genç bu geceki azerbaycan maçından sonra ellerini başlarına götürüp azerbaycan'a bile yenildik dedi eminim. halbuki büyük bir takım olduğumuzu değil de gelişmekte olan bir takım olduğumuzu düşündürseydik insanlara 3. torbadaki türkiye'nin 4.torbadaki azerbaycan'a yenilmesini kabullenebilirdik.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder