8 Ekim 2010 Cuma

NE BEKLİYORDUNUZ?


maçın analizi falanı filanı oldukça gereksiz. milli takımın geride bıraktığımız iki maçını izleyen herkesin bu maçta en iyimser tahmininin beraberlik olduğu ortadadır. milli takımın seviyesinin düştüğü ortadadır. sanırım ülkenin altyapısı ve futbol anlayışı ile bunca başarı bile mucize değerindedir.

maçla ilgili hatrımda kalacak tek şey mesut'u yuhalayan binlerce gurbetçi taraftarın gürültüsü olacaktır. mesut için ne kadar acı bir durum olmalı. düşünsenize kendi milli takımınızla kendi evinizde rakip taraftarlarca çok belirgin bir biçimde her topla buluştuğunuzda ıslıklanıyorsunuz. buna benzer bir şeyin başka bir coğrafyada yaşanamayacağı ortada.

türkiye-brezilya maçında saraçoğlu tribünlerinin yarısından fazlasının sarı mavi olduğunu ve mehmet aurelio'yu yuhaladıklarını düşünün. yok yok bu olay almanya'dan başka bir ülkede gerçekleşemezdi gerçekten.

mesut golünü attı ve aşırı bir gol sevincinde bulunmadı. oysa deliler gibi sevinebilmeliydi mesut. bu saçmasapan milliyetçilik anlayışını ne gün bırakacağız çok merak ediyorum. bunun milliyetçilikle de ilgisi olduğunu düşünmüyorum ayrıca. kıskançlık, çekememezlik gibi bir şey bu. mesut vasat bir oyuncu olup malta milli takımını tercih etseydi yuhalar mıydık? eminim gurur duyuyoruz bile derdik. mesela kennedy bakırcıoğlu vardır. isveç milli takımında oynamıştır bir dönem. türk asıllıdır, yuhaladık mı kendisini? neden yuhalamadık? çünkü vasattı. real madrid'te hiç oynamadı. onun türklüğünü sallayan olmadı doğal olarak? muzzy izzet diye bir adam vardı hatırlarsınız. o da bir kelime türkçe bilmezken bizi tercih etti de adamı dövmekten beter etmedik mi? neredeyse ülkeden kovmadık mı? var mı anan muzzy'i?

son sözüm sergen'e olacak. bugün şunu anladık ki zamanında futbolcular kadroya bakıp"lan bu herif burada oynar mı ya, oğlum kesin kaybettik" diyorlarmış. kendi ifadesiydi. buradan oyuncuların takımlarda nasıl da çeteleştiklerini anladım. sergen'inse neden bayern'e transfer olamadığını...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder