6 Kasım 2010 Cumartesi

6 KASIM VE ALTI SIFIR



Hangi sezon olduğunu hatırlamıyorum ancak üniversitede okuyorduk. 3 kafa dengi arkadaş bir derbiyi dışarıda ağzımızın tadıyla izleyelim demiştik. Gün boyu oradan oraya koşuşturmuş sonunda maçı Galatasaraylılar lokalinde izlemeye karar vermiştik. İzmir'deki Galatasaraylılar lokali meşhur kordonun Alsancak İskelesi istikametindedir. Kordonu bilenler özel günlerde ve tatillerde kordonda arabalar için park yeri bulmanın imkansızlığını bilirler.


Bütün riski göze alarak inmiştik Kordon'a. İnmiştik diyorum burada pek meşhur bir tabirdir. Bir yerlere inmek. Ya da İzmir'e gitmek.

Vardığımızda haliyle pek bir yer kalmamıştı park edecek. Ancak direksiyondaki arkadaşım bir yer görmüştü nasılsa. Oraya doğru son gazla ilerledik. Bir baktık ki bir amca bizden önce davranmış ve geri geri yanaşmaya hazırlanıyor. Anlayacağınız bizden daha avantajlı noktada. Arkadaşım çirkeflikle karışık öyle bir manevra yapmıştı ki adamcağız araban sinirle inip yaptığımızın ayıp olduğunu söyleyedi, hepimiz arabadan indik. Zavallı adam zebellah gibi 3 kişiyi karşısında görünce "Allah'ınızdan bulun deyip gitmişti."

Evet. O gün Allah'ımızdan bulmuştuk. 4. gole kadar lokalde oturduk;ancak sonrasını görmeye tahammül edemedik. 5 sonra 6... Acıydı tabii ki kordondaki çimlere oturup rezil oluşumuzun dayanılmaz hafifliğinin tadını çıkarmıştık..

Böyle olaylar belki de futbolun keyifli yanı. 17 Mayıs 2000'de nasıl ki heyecandan üstümde yalnızca boxerım sokağa fırlamışsam,6 Kasım'da da çimlerde göz yaşlarımı tutamamışımdır. Galatasaraylısı, Fenerbahçelisi buna benzer anlarını hatırlayıp tebessüm edebiliyorsa bence futbol misyonunu yerine getiriyor demektir..

1 yorum:

  1. umutlarınızı yeşermeye çalıştırın belki ileriki 6 kasımlarda siz atarsınız :))

    YanıtlaSil