9 Ağustos 2011 Salı

SEN KARINCA EZMEZ MİSİN Kİ?


her devir kendi şartları içerisinde değerlendirilmeli. fatih sultan mehmed'in istanbul'u fethini zalimlik saymak ne kadar saçma ise arda'nın galatasaray'dan ayrılışını ihanet saymak o kadar saçma.

futbol, baba hakkıların, metin oktayların, lefterlerin zamanındaki gibi değilse transferlerin de öyle olmasını beklemek ahmaklık. "bizi sevenleri üzmeyelim baba" diyebilen bir futbolcu ararken acaba karınca ezmez şevki miyiz diye sormalıyız kendimize.

taraftar, futbolcu ve kulüplerin büyük bir pazar haline gelen bu futbol piyasasında salt renklere gönül vererek hareket etmelerini beklemek safdillik olmalı. bir asırdır süregelen reklamsızlık ilkesini bozan barcelona gibi tutucu bir camia bile endüstriyel futbolun çarkları arasında ezilmemek adına geleneklerini çiğnemişse kaptanı olduğu takımdan başka bir takıma gitmek isteyen bir futbolcuyu ihanetle suçlamak çok salakça geliyor bana. bu futbolcu sezon hazırlıklarına hocam terimle fikrim değişti dese bile bu saçma. sonuçta kirli bir ortamın kirli insanları onlar. farklı davranmalarını beklemek oldukça safiyane kalıyor.

bence futbola bakışımız duygusal dahi olsa gerçeklerin farkında olmalı ve ne takım içerisindeyken bir futbolcuyu ilahlaştırmalı ne de giderken onu şeytanın ta kendisi ilan etmeli.

geçmişin futbol düzenine ait futbolcu sayısı o kadar az ki. benim aklıma çok az isim geliyor. totti, bülent korkmaz, hakan şükür, hasan şaş, lucarelli vb.

böyle adamlar bulduğumuzda sevinmeli ancak aksi hareketlerde yıkılmamalıyız. bu düzen böyle ayrılıkları gerektiriyor...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder